Son dönemde nakit para kullanımının azalması ile gündeme gelen refahın, sadeliğin ve güzelliğin bütünleştiği İsveç'te eski korkular tekrar su yüzeyine çıkmaya başladı. Soğuk Savaş döneminden kalan bu korkunun adı "Rusya tarafından işgal edilme" korkusu.
Ortaya çıkmasının altında yatan nedenlere baktığımızda ilk sırada 22 Nisan 2013'te İsveç basınına yansıyan haberler geliyor.
İsveç askeri kaynaklarına dayandırılan haberlerde 29 Mart 2013 gecesi İsveç radarları St. Petersburg'dan kalkan ve Finlandiya Körfezine doğudan hızla yaklaşan 6 Rus savaş uçağı tespit etmiş. Uçakların uçtuğu rota şüpheli değildi; haliyle Rus bombardıman uçakları Litvanya ve Polonya arasında kalan Rus toprağı olan Kaliningrad'a ulaşmak için Baltık Denizi boyunca uçarlardı. Ancak o gece nükleer bomba taşıyabilen iki Tu-22M3 (NATO adıyla "Backfire") ve beraberindeki dört Su-27 (NATO adıyla "Flanker") ile tehlikeli bir şekilde İsveç Hava Sahasına yaklaştılar. Gotland adasının 30-40 kilometre açıklarına mühimmatlarını boşaltıp tekrar Rusya'ya döndüler.
Bu tip soğuk savaş döneminden kalma uçuşlar 1992'de sona ermişti. Ancak Putin'in 2011 yılında stratejik hedefleri doğrultusunda bu uçuşları tekrar başlatması ve akabinde (28 Şubat 2014 tarihinde) Rusya'nın Ukrayna toprağı olan Kırım'ı ilhak etmesi ile İsveç tekrar 1992 öncesi dönemi hatırlamaya başlamış oldu.
NATO üyesi olmayan İsveç bu nükleer tehdidi ciddiye alıyor.
Bu nedenlerle İsveç'te sığınak ekonomisi devreye girdi. Sayıları 65 bini geçen aktif veya pasif ya da otopark gibi başka kullanım şekillerinde hizmet veren sığınakların bakım ve onarımı için ve yenilerinin yapılması İsveç Savunma Komitesi onay verdi.
İzlemeye devam...
