**
Oslo Havalimanı, sürdürülebilir havacılıkta geçerli yeni bir standart belirlemek istiyor. Geçen sene, dünyanın ilk BREEAM sertifikalı yeşil terminalini kullanıma açmıştı. Şimdi ise havaalanı etrafında tamamen yeni ve sürdürülebilir bir şehir inşa etmek istiyor.
Asıl amaç havaalanının enerji kullanımını yüzde 50 azaltmaktı.
Yeşil terminal, sürdürülebilir ormanlardan elde edilmiş doğal ahşap ve taş kullanılarak yapıldı. Pencereler gün ışığı kullanımını en üst düzeyde çıkarmak ve yolculara etraflarındaki tüm alanı görebilme imkanı yaratmak için yerleştirildi.
Bu terminal BREEAM sertifikasında "Mükemmel" (en yüksek ikinci derece) derecesine sahip Dünya'daki ilk havalimanıdır.
Artık Oslo Havalimanı'nı ziyaret eden yolcular sürdürülebilir bir şehrin oluşumunu deneyimleyebilecekler. Yeni yapılacak bu şehir, tükettiği enerjiden daha çok üretmeyi hedeflemesinin yanında 100.000 dönümlük bir alana yayılacak. Aslında sadece yenilenebilir enerji ile yaşayan ve %100 otonom toplu taşımaya sahip olmasıyla gelecekteki şehirlerin bir öncüsü niteliğinde olması bekleniyor.
Oslo Havalimanı Şehri, tamamlandığında şehir parkı, dinlence-eğlence tesisleri, etkinlik merkezleri, restoranlar, ofisler, oteller ve daha fazlasını içinde barındıracak. Şu anda terminalde yaklaşık 23 bin çalışan olduğunu dikkate alırsak bu rakamın yeni kurulacak şehirle 2050 yılında iki katına çıkması tahmin ediliyor.
Sıfırdan bir şehir inşa etmek sanırım bütün mimarların elinin tersiyle itemeyeceği büyük bir fırsat olsa gerek. Nitekim Haptic Mimarlık direktörü Tomas Stokke da bu durumu "eşsiz bir fırsat" olarak nitelendirmiştir.
**
Teknolojinin sunduğu imkanlarla birlikte ihtiyaçların ve beklentilerin değişmesi mimarlık anlayışını da değiştiriyor: yürünebilirlik, az nüfuslu çok yeşil alanlı konutlar, bisikletli ulaşım, araçsız veya otonom araçlı şehirler gibi şehir planlamada yeni eşikler aşılıyor.
Aşılıyor aşılmasına ama bunu birkaç yılda tamamlanacak bir proje olarak görürseniz hata edersiniz. Orijinal adıyla "Oslo Airport City", 30 yılda tamamlanacak, ilk inşaat çalışmaları 2019 yılında başlayacak ve havalimanı 7 yıl içerisinde ilk elektrikli uçak filosunu envanterine katmış olmayı hedefliyor.
**
Son olarak Oslo Havalimanı verilerine ve İstanbul ile olan etkileşimine bakalım...
Avinor'un 2017 yılı verilerine göre; Oslo Havalimanı'nı ziyaret eden yıllık yolcu sayısına baktığımızda yurtdışı yolcuların payının %57.7, yurtiçi yolcuların ise %42.3 olduğu bilgisine ulaşıyoruz. Toplam yolcu sayısı ise 27.482.315 yolcu olarak gerçekleşmiştir.
Öte yandan yurtdışı en çok uçulan 10 destinasyon sırasıyla: Kopenhag, Stockholm, Londra, Amsterdam, Frankfurt, Helsinki, Paris, Münih, Alicante ve Berlin olmuş.
İstanbul, bu listeye 17. sıradan giriyor. 2005 yılında 11 bin yolcu Oslo havalimanından Atatürk ve Sabiha Gökçen havalimanlarını ziyaret etmişken geçtiğimiz 2017 yılında bu rakam 271 bin yolcuya çıktı. Sıralamada Berlin ile arasında: Brüksel, New York, Reykjavik, Barselona, Malaga, Kanarya Adaları bulunuyor.
Yine 2017 yılında Oslo Havalimanı'ndan yurtdışına giden toplam yolcu sayısından İstanbul'un aldığı pay %1,71 iken Londra'nın aldığı pay %8,84 olarak gerçeklemiştir. İlk üçe girmesi için 1.4 milyon yolcu sayısına ulaşmış Londra'yı geçmesi gerekiyor.